Günlük yaşantımızın büyük bir bölümünü iş hayatı oluşturmaktadır ve dolayısıyla beslenmemizin çoğu evimizin dışında gerçekleşmektedir.
Yoğun iş temposundan dolayı özellikle kahvaltı çoğu zaman atlanan ya da atıştırmalıklarla geçiştirilen bir öğün olmaktadır. Oysa güne enerjik ve zinde başlamanın yolu iyi bir kahvaltıdan geçmektedir.
Günümüzde birçok işyeri personelinin yemek ihtiyacını catering firmaları tarafından karşılamaktadır. Büyük çaplı işletmeler yemekleri kendi yemekhanelerinde ürettirirken, çoğu firma taşıma yemek olarak adlandırılan yemek şirketlerinin yemeği kendi mutfağında üretip firmalara sevk ettiği catering hizmetini almaktadırlar.
İster yerinde üretim, ister taşıma yemek hizmeti olsun menü planlanırken çalışanların kalori ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. Günümüzde iş hayatı genelde masa başında, kişilerin hareketini azaltan bir hale dönüşmüştür. Çalışanların aktivitelerinin azalması kilo problemlerini de beraberinde getirmektedir. Aynı şekilde bedenen çalışılan sektörlerde (inşaat, maden, taşımacılık vb.) yetersiz ve dengesiz beslenme enerji ve dikkat eksikliğine yol açmaktadır. Buna stres faktörünü de eklersek zamanla hem bedensel hem zihinsel sağlık problemleri görülebilir.
İşte iş hayatında dengeli ve yeterli beslenmek için birkaç ipucu:
- Güne sağlam başlayın! Kahvaltı, metabolizmayı hızlandıran ve şişmanlamaktan koruyan en önemli öğündür. Kahvaltı, protein, lifli karbonhidrat, vitamin ve mineral içermelidir. Domates, salatalık, yeşillikler, yumurta, peynir ve tam buğday ekmeği ile hazırlanmış bir kahvaltı güne zinde başlamanızı sağlar ayrıca protein omega 3 ve antioksidanlardan zengin bir içerik oluşturup iş konsantrasyonunu da arttırır.
- Öğle yemeğinde yağa dikkat! Ofiste yenen ev yemeklerinde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta yemeğin ne kadar yağ içerdiğidir. Anlaşmalı olduğunuz restoran / catering şirketi işe görüşerek ihtiyacınız olan kalori değerleri hesaplanarak oluşturulan menüleri tercih edebilirsiniz.
- Light ürünler sizi kandırmasın! Şekersiz diyet ürünlerini şeker tüketimini azalttığı bir gerçek ama bir besin şekersiz diye kalorisiz değildir. Yapılan araştırmalara göre ofis çalışanlarında mısır gevreği ve esmer ekmek tüketimi yaygın olmakla birlikte miktarlara dikkat edilmiyor. Ne yediğiniz kadar miktarı da önemlidir.
- Bol su tüketin! İçecek olarak çay ve kahvenin yoğun olarak tüketildiği ofis ortamlarında su hep atlanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ‘nün su tüketimi önerisi günde kg başına 30 ml su şeklindedir. Çay ve kahve asla su yerine geçmez, aksine vücutta su tutulmasına sebep olur.
- Sağlıklı ara öğünleri unutmayın! Öğle ve akşam yemekleri arasındaki süre çok uzundur. Bu arada sağlıklı atıştırmalar tüketerek metabolizmanızı çalıştırmalısınız. Ara öğünlerde, taze ve kuru meyveler, fındık, fıstık, ceviz, kutu süt, yoğurt veya ayran, salatalık, galeta veya tah tahıllı bisküviler yer alabilir.
- Tuz ödem oluşturuyor! Ülkemizin bir alışkanlığı olan tuz, su ihtiyacını arttırarak ödem riski oluşturur. Yemeklerin tadına bakmadan tuz atmamalıyız. Baharat daha yerinde bir tercih olacaktır.
Kısacası çalışırken de sağlıklı beslenmek mümkün, tek yapmamız gereken yediklerinizin farkında olmak.
